Dünya IEEE Günü için Yeditepe Üniversitesi IEEE kulübünün davetlisi olarak 4 Ekim 2016’da genç mühendis adayları ile birlikteydim.
Mevcut teknolojik gelişimler konusunda internet üzerinde çok fazla kaynak olması nedeniyle onlara teknolojik konularda bir sunum yapmak yerine arkadaşça ve kendi tecrübelerim ışığında üniversite yıllarının nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusunda sohbet etmek istedim.
Biraz kendi üniversite yıllarımdan bahsettim, biraz tecrübelerim çerçevesinde önerilerde bulundum.
Bu tür bir konuşmayı yapmama, iş yerinde yeni mezun kişilerle yapmış olduğumuz iş görüşmelerinin de etkisi yok değil.
Konuşmanın başında hepimizin eşit olarak sahip olduğu tek şeyin zaman olduğunu belirterek başladım. Zaman geriye getirilemeyen bir kaynak, geçtikten sonra tekrar yerine koymak da mümkün değil. Bu nedenle üniversite öğreniminin çabuk biteceği konusunda bilgi verdim.
1998 yılında üniversiteden mezun olan bir kişi olarak 18 yıl geçmiş üniversite biteli. O yıllara geri dönerek, değişen 18 yılın getirdikleri ve tecrübelerim ile birlikte aşağıdaki önerilerde bulunabildim.
İşin sonunu düşünerek işe başlayın – okul bittiğinde ne yapacağınızı belirleyin: Üniversiteye girene kadar yarış atı gibi koşturduğumuz bir düzen içerisinde şimdiki çocuklar büyüyorlar. Üniversite konulmuş yegane hedef olarak belirleniyor. Üniversite bittikten sonra hemen işler güllük gülüstanlık olacak diye düşünüyoruz. Ancak 2014 tarihli bir habere göre her on üniversite mezunundan üçü işsiz. (http://www.hurriyet.com.tr/universite-mezunu-genclerde-issizlik-orani-yuzde-30-a-dayandi-26791646) Bu durumda bu kişi siz olmamanız için bir şey yapmalı. Çalışacaksınız diye bir zorunlulukta yok, yüksek lisans yapmak isteyebilirsiniz. Ancak bunun kararını okul bitmeden önde siz verin. Şartlar sizin yerinize karar vermesin.
Harekete Geçin- Bir şeyler yapmaya başlamak için okulun bitmesini beklemeyin: Okul başladıktan sonra iş aramaya başlarsanız zaman geçecek, okul başladıktan sonra yurt dışı okulları araştırmaya başlarsanız bir sene gecikmiş olacaksınız, okul başladıktan sonra ne yapmak istiyorsanız, okul zamanında başlayabilirsiniz.
İngilizcenizi iyileştirin: Yeni teknolojileri takip etmek ve başkalarının neler yaptığını öğrenmek için başka bir dile ihtiyacınız var. Biz Türkiye’de 2016 yılı itibari ile yaklaşık 80 milyon kişiyiz, dünya ise yaklaşık 7.4 milyar insandan oluşuyor. Dışarıda ki %99’u takip etmek için ortak dil olan İngilizcenizi geliştirin. Ana diliniz gibi yazıp, okumaya , anlamaya ve konuşmaya çalışın.
İlgi alanlarınızı belirleyin ve takibe başlayın: Okul sırasında ilgilendiğiniz alanda düzenli bilgi sağlayan, bir arayan gelen kulüpleri, grupları bulun ve onların aktivitelerine katılın. Üniversite kulüpleri bakılacak ilk yer olabilir. Üniversite dışında ise bu konuda gerekiyorsa internetten yararlanın. Linkedin grupları veya MeetUp aktivitelerini takip edebilirsiniz. İlgi alanınızı temsil eden uluslararası kulüpleri incelemeyi unutmayın. İlgili gruplara katılım için bilgim yetmez demeyin, bir yerden başlayın. Damlaya damlaya göl olur, bilgi ve tecrübe birikir.
Internet’ten ilgilendiğiniz konular için dersler alın: Okulunuzda veya bölümünüzde merak ettiğiniz dersler var ancak ilerideki senelerde mi verilecek , yoksa siz o bölümde olmadığınız için ilgili dersi alamıyor musunuz, veya yüksek lisansta anlatılan konunun neye benzediğini mi merak ediyorsunuz. İlgili dersleri artık internet üzerinden almak mümkün. Ücretsiz ve cüzi ücretli dersleri Dünya’nın önde gelen üniversitelerinden ve eğitmenlerinden alabilirsiniz. Konu ile ilgili Coursera, Udemy gibi siteleri takip edebilirsiniz.
Yurt dışı kaynakları takip edin: İlgilendiği yurt dışı kaynakları takip edin. Örneğin bir mühendislik öğrencisi iseniz, IEEE’de ilgili bölümü, proje yönetimi ile ilgiliyseniz PMI.org’u, işletme ve yönetim ile ilgileniyorsanız HBR’yı takip ederek başlayabilirsiniz. Sizin ilgili alanınıza göre başka en iyiler de olabilir. Bunları bulunuz. Eğer yurt dışı kaynakları takip edecek kadar İngilizceniz yok ise İngilizcenizi geliştirin, ancak bu arada yerel kaynakları takip etmeyi unutmayın. Örneğin pmi-tr, veya HBR Türkiye gibi.
Yazın: En iyi öğrenme yöntemlerinden biri de başkalarına öğretmektir. Bunun için kendi öğrendiklerinizden başkalarının da faydalanması için blog oluşturun, yazı yazın. Aynı anda sinerji yaratmak için İngilizce yazabilirsiniz. Bir sonraki adımda da yazılarınızı yurt dışı kaynaklı dergi, bloglara yollayabilirsiniz.
Çalışın: Mümkünse kendi alanınızda çalışın. İlla büyük firmalarda çalışmanız gerekmez işletme okuyan bir öğrencinin, satışın en iyi tecrübe edileceği yer Kapalıçarşı diyerek bir yazını Kapalıçarşı’da geçiren kardeşim, bildiğim en iyi örneklerden.
Stajlarınızı mümkün olduğu kadar uzun dönemli yapın ve öğrenmek için stajlardan fayda sağlayın.
Yarı zamanlı üniversitede çalışın veya diğer yarı- zamanlı işleri değerlendirin. Okulunuz içerisinde bir teknokent var ise bilin ki onlarda sizin gibi öğrencilerle çalışmak istiyor olabilirler.
Okuyun:Okudunuz bölümle ilgili en iyi kitapların neler olduğunu öğrenin ve sonrasında bu kitapları okuyun. En az bir düzine en iyi kitabı okumak size devasa bir bilgi verecektir. Hangi kitapları okumanız gerektiği konusunda Öğretim görevlilerine veya Google ile Amazon’a sorabilirsiniz.
Örneğin google’da şöyle (“must read books” for computer science students) bir arama ve sonrasında geçireceğiniz 10-15 dakikada bilgisayar bilimleri okuyanlar için okunması gereken kitap listesine kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
Podcast’leri takip edin: İlgilendiğiniz alandaki podcastleri bulun, dinleyin. İstanbul gibi bir ilde okula gidip gelirken en az bir saat zaman geçiyor ise, podcast dinlemek sizi yeni bilgilere ulaştıracaktır. Aynı anda İngilizcenizi de geliştirebilirsiniz.
Örneğin aşağıdaki adreste ne tür podcastler var diye inceleyebilirsiniz. http://www.apple.com/tr/itunes/podcasts/
Geliştirin – icra edin: Fikirleriniz, projeleriniz var ise ilgili projeleri, fikirleri hayata geçirmeye başlayın. İşlerinizi öncelik sırasına koyun ve başlayın. Geliştirdikçe mutluluğunuzun arttığını göreceksiniz. Önünüze çıkan engellerde vazgeçmeyin. Yapabilirsiniz. İleri doğru attığınız her adım size tecrübe ve başarı taşları olarak geri dönecektir.
Bir araya gelin – sinerji yaratın: İlgili alanlarınıza göre diğer arkadaşlarınız ile bir araya gelerek projelerinizi geliştirin. Proje fikirleriniz gerçekleştirmek için iş paylaşımı yapın. Bir elin nesi var iki elin sesi var atasözünü unutmayın.
Sektörünüzü Araştırın – Gereken Bilgileri Öğrenin: Üniversiteniz bittiğinde çalışacağınız sektörün araştırın. İlgili sektör ve işlerin size göre olup olmadığını takip edin. Bunu yapmanın en kolay yollarından biri olarak Kariyer.net ve LinkedIn iş ilanlarını takip edin. 4 sene sonra başvurmak istediğiniz ilanları şimdiden takibe alın, ne tür yetenekler arandığını ne tür bilgiler istendiğini öğrenin. Bu bilgi ve yeteneklerinizi geliştirin. Bu sırada çalışma arkadaşları arayan şirketleri inceleyin, neler yaptıklarını takip edin. Etkinlikleri var ise katılın.
Ağınızı geliştirin: Öncelikle bunu gerçek hayatta yapın, sonrasında da Linkedin gibi bir profesyonel ağ aracı kullanın. Sınıf arkadaşlarınızı, öğretim görevlilerinizi, tanıştığınız kişileri ağınıza ekleyin.
Eğlenin: Son olarak Üniversite arkadaşlarınızın değerini bilin, hem eğlenin, hem öğrenin her ikisinin birlikte yapılabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
Yaptıklarınızı öz geçmişinize ekleyin: Tüm bu önerileri yaptıktan sonra iş başvurusu yapan bir üniversite mezunu arkadaşımın aşağıdaki bölümleri öz geçmişine eklemesini öneriyorum. Çünkü yeni mezun bir kişinin özgeçmişi önüme geldiğinde aşağıdakilerden fazlası olanların da benim algımda bir adım önde oluyor:
- Yaptığı uygulamalar / projeler
- Çalıştığı işler
- Kendisine ait blog sayfaları / yayınlar
- Okuduğu kitaplar / dergiler
- Katıldığı / takip ettiği etkinlikler
- Aldığı eğitimler
Bu yazıyı beğendiyseniz diğer Üniversite Öğrencilerinin de faydalanması için onlarla paylaşın.
- “sharing is caring” – “paylaşmak değer vermektir”
- “bilgi paylaştıkça çoğalır”
Sizlerin tecrübeleri çerçevesinde eklemek istediğini öneriler veya sormak istedikleriniz var ise yorum bölümüne ekleyebilirsiniz.